İnsancıl Dergisi Mart 2018 / Sayı 332

İnsancıl dergisi Mart 2018 sayısından kesitler:

1 Günova Sepin – Üzerinde Yaşadığımız Uzak Memleket (Şiir)
2 Betül ÇotuksökenFelsefenin Gör Dediği: Felsefe Tarihi: Antropontolojik Okuma 21
Bu satırların yazarı olarak Locke, Bacon’ın görüşleriyle ne denli ortaklık içinde olduğunu da bize göstermekte ve bilme ediminin ardındaki yetileri araştırmanın önemine işaret etmektedir. Hatta bu bağlamda, dünya-anlık/zihin-bilgi ilişkisinde Locke’un Bacon’dan daha keskin bir dil kullandığı da ileri sürülebilir.
6 Yusuf Çotuksöken – Aragon’a Yazılan Bezek (Deneme)
Şiirin öylesine büyük bir etki gücü vardır ki, kimi zaman sizi kıskıvrak yakalar; okurken titrersiniz, tepki vermek istersiniz, kendinizden geçersiniz, değişik duyarlıklar arasında savrulursunuz…
8 Berrin Taş – Hep Yolda
12 Ocak 2018
Amerika’da hızla yayılan “me too” hareketi tacize karşı mücadeleye dönüştü. Me too ben de demek. Yıllardır susmuş ünlü kadınlar “ben de” diyerek başlarına geleni tek tek anlattılar. Kadınların konuşmaya başlamasıyla film yapımcıları, yönetmenler, televizyonlarda program sunan erkekler kovuşturmaya uğradılar. Mahkemeye verilenler, işten atılanlar…
12 Asım Öztürk – Yağmur Kapılarına Yürüdük (Şiir)
13 Sadife İlen – “Kendinden Emin Yapraklar”: ‘Sorgu’ / ‘Sorgu’ Doğmuşsa Yanıtları Vardır
Adnan Öztel’in ‘Sorgu’ kitabının yayımlandığını duyunca hemen okumak istedim. Kafamın içinde, gordion düğümü gibi çözemediğim pek çok soru vardı. Kitabı edinmek için İnsancıl Atölyesi’nin yolunu tuttuğumda, sorularımın ağırlığından kurtulacağımı duyumsuyordum. Aslında sorularımın yanıtlarını, kendi derin dünyamda belli belirsiz seçebiliyordum. Yalnızca bir ışık, her şeyi daha net görmemi sağlayacaktı.
26 Mehmet Aydın – Kırsal Evlerdeki Kördüman (Şiir)
27 Sevim Kahraman – Cevdet Bey ve Oğulları
Roman üçüncü tekil kişi ağzından aktarılıyor. Roman dili kullanılmamıştır. Olaylar ve nesneler arası nedensellik gözetilmediği için gereksiz ayrıntılarla kitap sayfaları artırılmış.
Bu durum anlatımı yalınlıktan çıkartmış.
Örneğin; Cevat, gelecekte karısı olacak Nigan’ı henüz tanımadığı halde seveceğini ve onun da kendisini seveceğini düşünür.
31 Rahime Henden – Bir Avuç Kor (Şiir)
32 Gazi Baran – İnsancıl’a Mektup
34 Ahmet Arslan – Parayı Kutsayanlar
Bir toplumu iki kesim oluşturur çokluk; kirlenmiş, çirkeflik bataklığına bulaşanlar ile bundan kendini koruyan; yani temizlik-paklık dediğimiz döngüdeki yaşamı sürdüren iki kesim. Bir de bu ikisi arasında “pislik-kirli”-lik içinde yaşayıp da, kendini bundan kurtarmak isteyen, sayıları az denebilecek bir başka ara kesim vardır.
37 Mehmet Rayman – Belki (Şiir)
38 Emel Seçen – 23 Ocak 1933 İnceliklerin Şairinin Doğum Günü
Gülten Akın Cankoçak, şairdi. Yazardı ama hepsinden önemli birçok şey yaşamasına rağmen. Bunların içerisinden özenle salt sevgiyi ve paylaşımı çıkarabilen bir aydındı. Koca yürekli bir kadındı.
39 Zeynep Ertunç – Şaşma (Şiir)
40 Recep Çitikbel – “Mevsimsiz Fırtına”nın Şairi, Zeynep Alpaslan’la Şiir Yolculuğu (2)
Şair, “kırımızı” renk eğretilemesinde, çıkılan yolculuğu, özgürlük, aşk, dostluk, umut kavramlarıyla doldurur. Kırmızının insana yansımasında, bu tutkular duyumsanır. Şair, bunları duyumsarken, bu kavramları içselleştirerek yola çıkarken ardında “bir kara perde”yi unutmaz.
45 Fikret Kemal Tekin – Dilsiz Ot (Öykü)
Gülsüm alnında top top olmuş, ter damlacıklarını elinin tersiyle sıyırdı, yamaca baktı.
İpsiz Musa bir kayaya yaslanmış cigara tüttürüyordu.
Çamaşırları cılız akan suya bastırıp çıkarttı. Yayvan taşa bıraktı. Ellerini şalvarına silip, başörtüsünü düzeltti. Suyu geçip yamaca tırmandı.
48 Meltem Dağcı – Bozuk Oda (Gökhan Arslan ile Söyleşi)
52 Bize Gelenler
51 Berrin Taş – Cengiz Gündoğdu’yla İksratos Üstüne Söyleşi / “En sonunda İksratos çıkar şöyle der: Dün gece burdaydım. Bugün de burdayım. Yarın da burdayım. Siz alkışlarsanız hep burdayım.”
57 Cengiz Gündoğdu – Yıldız Güncesi
8 Ocak Pazartesi
Murat Belge’nin Şairaneden Şiirsel’e adlı yapıtına çalıştım.
Murat Belge bu yapıtta olağanüstü öznel. Olağanüstü öznel olduğu için hiç kızmadım
Murat Belge’ye… Kendisi de söylüyor. ‘‘Dişe dokunur sözüm yok’’ diye birçok şairin üstüne yazmıyor.